2009 yılında önce bitcoinin ve daha sonra onu takip eden bir
çok koinin ardı arkasına piyasaya çıkmasından sonra kripto paralar büyük bir
trend haline geldi ve bu trend güçlenerek devam ediyor. Kripto paraların
insanlar arasında böylesine hızlı popülerleşmesinin en önemli nedeni kripto
paraların finansal özgürlük getireceği beklentisidir. Merkezi olmayan ve hiçbir
otoritenin el koyamayacağı ve karışamayacağı bir para birimi fikri insanları
cezbetti çünkü bu tam da insanların bu çağda ihtiyaç duyduğu bir şeydi. Şu anda
piyasada olan binin üstünde sayıda koinin her birinin farklı özellikleri var ve
pek çoğu farklı bir iş modeline yönelik olarak piyasaya çıkmış durumda. Ancak
insanların aklında şöyle bir soru var. Acaba günün birinde tüm insanların
günlük hayatlarında dahi kullanacakları ortak bir kripto para birimi olacak
mıdır? Bitcoin ilk çıktığında kullanıcıları arasında dünyanın gelecekteki ortak para birimi olacağı algısı vardı. Ancak aradan geçen zamanda bitcoin yaygınlaştıkça sisteminin
hantallığından ve aynı anda çok sayıda insanın kullanmasının elverişsizliğinden
dolayı gitgide transfer ücretleri yükseldi ve transfer hızları düştü. Bitcoin transfer ücretinin 10 dolar olduğu bir ortamda bitcoin ile kahveciden kahve
almak hiçbir zaman mümkün olmayacak. Ayrıca en az yarım saat süren bazen
saatleri bulan transfer süreleri de bir diğer engel. Tüm insanların bir dijital
parayı ortak para birimi olarak kabul edebilmesi için bu para biriminin
transferinin saniyeler mertebesinde hızlı, transfer ücretlerinin son derece
düşük ayrıca aynı anda milyonlarca para transferini sorunsuzca kaldırabilecek
bir alt yapıya sahip olması gerekmektedir. Şu anda bunu gerçekleştirmeye dönük
projeler olsa da bu hayalin gerçek olup olmayacağını zaman gösterecek. Ancak
böyle bir para biriminin gerçekten var olması dünya finansal sistemini,
ekonomik hayatımızı ve dolayısıyla sosyal hayatımızı temelden değiştirecektir.
Düşünün ki dünyanın tüm insanları olarak ortak bir para birimini kullanıyoruz.
Bu para sınırlı sayıda var ve en baştan adedi belirli. Böyle bir durumda bu
paranın kullanımı deflasyonist bir ekonomi yaratacaktır. Yani paranın alım gücü
sürekli olarak artacaktır. Örneğin 100 birim paraya aldığınız bir mobilyayı
ertesi yıl 90 birim paraya alabileceksiniz ve böylesi bir ekonomide insanlar
paralarını harcamak istemeyecektir. Çünkü para değerlidir. Bu durum, yani
deflasyonist ekonomi, günümüzün büyümeye dayalı ekonomilerinin korkulu
rüyasıdır çünkü insanların paralarını harcamak istemedikleri bir ekonomide
büyüme durur ve ekonomi küçülmeye doğru gider. Ekonominin küçülmesini her ne
kadar ekonomistler felaket diye tanımlasa da bu aslında ekoloji açısından
aslında tam tersine gayet iyidir. Dünyanın doğal kaynaklarının sınırlı olduğu
bir ortamda sürekli büyüyen ekonomilerin kaynak ihtiyacının karşılanamayacağı
ortadadır zaten.
Deflasyonist bir ekonomi neden insanlık için iyi olabilir?
Paranın sürekli değerinin artması kişileri paralarını kolay
kolay harcamamaya itecektir. Yani tasarruf yapmak daha cazip hale gelecektir.
Böyle bir ekonomide zaruri olmayan harcamalardan kolayca vazgeçilecektir.
Tüketim ekonomisinin körüklenmesi ile ortaya çıkmış birçok iş kolu işlevsiz
hala gelecek ekonomi küçülecektir. İşsizlik oluşacaktır. Ancak buna karşın
insanların asıl ihtiyaçları olan sağlık eğitim gibi alanlarda ise harcamalar ve
yatırımlar artacaktır. İşsizliğin giderilmesi için çalışma süreleri kısaltılacak
ve böylelikle daha çok kişi istihdam edilecektir. Devletler ellerinde olan para
basma gücünü kaybettikleri için savaşlar da azalacaktır. Çünkü savaş büyük
parasal kaynak gerektirir ve devletler şimdiye dek bu kaynağı para basma
güçleri sayesinde karşılamışlardır. Dolayısıyla çalışma sürelerinin kısaldığı,
yatırımların eğitim sağlık gibi insanlığın daha faydasına olacak sektörlere
kaydığı, savaşların hiç olmadığı yada önemli oranda azaldığı, tüketim
ekonomisinin son bulduğu ve dünyanın kaynaklarının korunduğu bir Dünya elbette
daha iyi bir yer olacaktır. Dijital paralar Dünyayı değiştirebilir.